Dil Mimarîsi: Edebiyat - #MondayMotivation
- ozanakbas
- 1 Haz 2020
- 2 dakikada okunur
Yanlış Konsept'te yeni hafta, yeni ay, yeni bir mevsime girdiğimiz bu yeni Pazartesinden herkese merhabalar! Her hafta yeni bir dosya açıyoruz biliyorsunuz. Bu haftanın dosyası da "Dil". Çarşamba günü yeni videoyu #YouTube kanalına da yüklüyor olacağım, genel anlamda Türkçe'yi, dilleri, ifadeyi, iletişimi ele alıyor olacağız bu hafta.
.
Güzel sorgulamalar ve düşünce rotaları çizeceğiz birlikte. Hazırlık ve araştırma aşamasında ben çok keyif aldım, umarım siz de takip ederken keyif alırsınız, yine güzel bir dosyayla birlikteyiz anlayacağınız. Bu haftanın #MondayMotivation'ında da bu bağlamda bir alıntıyla dosyaya başlamış olalım ne dersiniz?

.
Bu ara biraz eksik olduğumu fark ettiğim bazı alanlarda okumalar yapıyorum. Şu anda da Jean-Jacques Rousseau'dan Toplum Sözleşmesi'ni okuyorum. Kiabın girişinde 1941'de Hasan Ali Yücel tarafından kaleme alınmış ve bu haftanın konusuyla çok yakından ilgili bir metin karşılıyor bizi. Şöyle diyor Yücel;
"...Bir milletin, diğer milletler edebiyatını kendi dilinde, daha doğrusu kendi idrakinde tekrar etmesi; zekâ ve anlama kudretini o eserler nispetinde artırması, canlandırması ve yeniden yaratmasıdır. İşte tercüme faaliyetini, biz, bu bakımdan ehemmiyetli ve medeniyet davamız için müessir bellemekteyiz. Zekâsının her cephesini bu türlü eserlerin her türlüsüne tevcih edebilmiş milletlerde düşüncenin en silinmez vasıtası olan yazı ve onun mimarisi demek olan edebiyat, bütün kütlenin ruhuna kadar işliyen ve sinen bir tesire sahiptir (...) Hangi milletin kütüphanesi bu yönden zenginse o millet, medeniyet âleminde daha yüksek bir idrak seviyesinde demektir..."
Buradaki edebiyat sanatı için yapılan "yazının mimarîsi" betimlemesi çok hoşuma gitti. Tasarım haftasında dile getirdiğim "geleceğin iyi tasarımlarla kurtarılabileceği" önermesi gözüyle bakarsak ve Hasan Ali Yücel'in edebiyata "tasarlanmış bir yazı" gibi bakmasın dilin iyi kullanımının bir toplum ve onun geleceği için ne kadar önemli olabileceği sonucuna varırız ki ben buna yüzde yüz katılıyorum.

Dilimize sahip çıkmanın öneminden bahsediyor olacağız bu hafta. Hem "dilimiz"e (Türkçe), hem "dil"imize sahip çıkmanın öneminden. Söz kılıçtan keskindir demiş atalarımız malum. Ne dediğimiz, nasıl dediğimiz, ne zaman dediğimiz kader tayin edecek niteliktedir; diyor, ve bu haftanın dosyası "Dil"i açmış bulunuyorum.
Herkese keyifli bir hafta dilerim!
Comments